Malatya’da Sağlık Çalışanlarından İsrail’e Protesto

Malatya’da sağlık çalışanları, düzenledikleri yürüyüşle İsrail’in Filistin’e yönelik saldırılarını protesto etti. Yürüyüş, Kanalboyu Caddesi’nden Kernek Meydanı’na kadar devam etti ve katılımcılar, saldırıları kınayan pankartlar taşıdı.
İçerik Başlıklarımız
Yürüyüşün Detayları
Grup adına konuşan İnönü Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi öğrencisi Yunus Emre İlbaş, Gazze’deki ablukanın 435. gününde sessiz yürüyüşlerini gerçekleştirdiklerini belirtti. İlbaş, Gazze’deki insani yardım girişi ve dağıtımının engellendiğini, yardım ekiplerine ve su kaynaklarına yönelik saldırıların yoğunlaştığını ifade etti. “Kasten organize edilmiş bir kıtlığa sebep olduğuna tanık olmaktayız,” diyen İlbaş, şu anda nüfusun %96’sının gıda güvencesizliği ile karşı karşıya olduğunu vurguladı.
Gazze’deki Durum
İlbaş, özellikle çocuk hastaların tedavi beklediğini ve yalnızca çok kısıtlı sayıda hastanın tahliye edilebildiğini dile getirerek, “Bu çocuklar yaşamla hayat çizgisi arasında sıkışıp kalmış durumdalar,” şeklinde konuştu. Gazze’nin her yerinde insansız hava araçları ve keskin nişancılarla yapılan saldırılara dikkat çekti. Yüzde 90’ı sivil olan 44 binden fazla insanın İsrail saldırılarında hayatını kaybettiğini belirtti.
Hastanelerin Durumu
İlbaş, Gazze’nin kuzeyindeki tek hastane olan Kamal Adwan Hastanesi’nin bombardıman altında olduğunu ve İsrail’in tıbbi yardım konvoyunun kuzeye girişini engellediğini aktardı. Ayrıca, geçtiğimiz perşembe günü bombardıman sırasında doktor Said Cude’nin hayatını kaybettiğini de sözlerine ekledi.
Çağrı ve Sonuç
Yunus Emre İlbaş, tüm vicdan sahibi insanları İsrail ürünlerini boykota davet ederek konuşmasını tamamladı. Bu yürüyüş, Malatya’daki sağlık çalışanlarının Filistin halkına destek vermek amacıyla gerçekleştirdiği önemli bir eylem olarak öne çıktı.
Malatya Sağlıkçılarından Gazze’de ki Meslektaşları için Protesto!
İşgalci siyonistlerin Gazze’de yaptığı soykırıma karşı Türkiye’deki hekimler ve sağlık çalışanları tarafından her hafta düzenlenen “Sessiz Yürüyüş” eylemi 43’üncü haftasında da devam etti.

Malatya‘da Eski İl Milli Eğitim Müdürlüğü binası önünden başlayan yürüyüş, Kernek Karagözlüler Camii önünde son buldu.
Burada kitle adına basın açıklamasını İntörn Doktor Abdullah Dinçadam okudu.
Üç nesildir Gazze topraklarında süregelen, soykırım niteliğindeki katliamların devam ettiğini belirten Abdullah Dinçadam,
“Kuşaktan kuşağa taşınan kan, gözyaşı, cesaret ve fedakârlıkla Gazze halkı, vatanperverliğin ve onurun simgesi olmuştur. 7 Ekim’den bu yana, tam 337 gündür işgalciiİsrail ordusu ve işbirlikçileri, soykırım ve katliamlarına devam ediyor. Siyonist zalimler, ’emzikli bebekten ak saçlıya kadar’ her canlının katledilmesini kendilerine hak görüyor. Ekranlarda kaydedilen yavruların görüntüleri vicdan taşıyan herkesin yüreğinde bir acı olarak yer alırken israilin barbarlığı vahşi katliamcılığını da dünyaya ilan etmiş olmaktadır.”
dedi.
Gayrimeşru işgalcilerin meşru müdafaa hakkının bulunmadığına dikkat çeken Dinçadam,
“Bu adaletsizlikler dünya düzeninin yanına kâr kalmayacaktır. Bizim dileğimiz, bu düzenin müstehak olduğu cezayı başta İslam ümmeti olmak üzere, vicdan taşıyan insanların elinden bulmasıdır; azmimiz ve çabamız da bu hedef doğrultusundadır.”
ifadelerini kullandı.
Dinçadam, “Küresel güçlerin yuvalandığı devletler, bu suçların faillerini onurlandırmış, zulme açıkça destek vermiş ve insan hakları iddialarındaki ikiyüzlülüklerini bir kez daha sergilemişlerdir. Sözüm ona evrensel insani değerlerin ve uluslararası hukukun ne kadar zayıf ve göstermelik olduğu ortadadır. Artık insani olanın ne olduğunu, keyfi buyruklarla belirlemeye çalışmanın gafletinden kurtulmanın zamanı gelmiştir.” diye konuştu.
Dinçadama, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Ülkemizden ve ülkemiz üzerinden bir iğne ucunun bir yudum suyun israile gitmesine hiç birimizin gönlünün razı olmadığını belirtmek isteriz. Binlerce insanın katili ve Gazze deki mazlumların yaşadığı katliam karşısında kılını kıpırdatmayan ve küresel güçlerin piyonu Darbeci Sisi’nin ülkemize olan ziyareti bizi üzmüş yaşanan acıları tazelemiştir! 2013 yılında binlerce müslümanı katleden ve askeri darbe ile meşru seçimi yok sayanların meşru bir lider olamayacaklarını hatırlatmak istiyoruz.”
Program, Dr. Öğretim üyesi Hüseyin Polat’ın okuduğu dua ile son buldu.